1999-2004 arası;kanının kaynadığı
En güzel çağlarda bol suyu görünce
Orijinalliğini kaybeden bir şeyin çokça bulunduğu bir yerde
Bir pazar günü sabah vakitlerinde
Terazinin dibinde bir şeyi ayırmadı
Çeşidini doğru bilemedi diye...
Kafasına çekiçle çeyrek şiddetle vuruluşunu
Unutmadı yüreği
Ardından gelen yürek yaralayıcı
Onur kırıcı aşağılayıcı lafları
En çokta beyinsizi unutmadı yüreği
Aş yapılan yerin
Hemen karşısında köşelinin kesildiği yerin
Tren hattına yakın berisinde
Parçalı ruhu baskılardan,Şerlerden iyice bunalıp
Geceleri yatamamasının da etkisiyle (Bunun Tıbben üç sebebi vardı)
Bedeninin yerde sürünmesini
Kafası toza,toprağa bulanırken;ruhu çok derin acılar yaşarken
Sanki alay edercesine
İçten içeyse bayram edercesine
Yapma numara,kalk ayağa
Pz...Şr...denişini unutmadı yüreği
Unutmadı yüreği
1999 yılında başlayan
Geceleri derin psikolojik etkinin koynunda uyuyarak
Tutkunluğu için gittiği
Dershane yıllarında parçalı ruhu
Baskılardan,ortamsızlıktan ver şerlerinde etkisinden
İyice bunalınca 3,4 gün boyunca
Uyku kaf dağından 1 dakikalığına bile gelmeyince
2001 senesinde çok değerli insan
Felsefe hocasının karşısında yıkılışını
Dilinin kilitlenip dakikalarca
Konuşamamasını gözyaşlarıyla el işaretleri yapmasını
unutmadı yüreği
Yaralı yürek nice derin acıları
Unutmadı,unutamadı,unutamadı be arkadaş!
UZAKTAN,YAKINDAN ELİYLE,SÖZÜYLE bu derin acılara
Sebep olan cahiller ve yiyici takımı
"Yalandan kim ölmüş misali"
Yalandır kardeşim bu derin acılara
En kral adam en gelişkin bir robot bile dayanamaz
Benzerinden yanaşma salako akıllıca laflar etse de
Adın gibi emin ol ki
Okudukların ÖNCEKİLER GİBİ GERÇEĞİN TA KENDİSİ.
Acı da olsa seven kalbe hüzün verse de
Ne yapayım be arkadaş! gerçekler böyle.
Kimbilir belki de diyorsun tamam ama
Körpe bir yürek en güzel çağlarında
Nasıl dayanmış bu kadar acılara
Bunlar yaşandıysa şimdiye yüz kere binmeliydi sonsuz postaya.
Ya da "EL NE DER BİZE"anlayışı ışığında
Utanmasızca hayat çalan hırsızları yüz kere koyardı oraya.
Ah be arkadaş! bir bilsen; BİR LAYIKIYLA ANLAYABİLSEN
İnan ki düşünmekten bile oynatırsın aklını
1999-2004 arası ve 2005'in son aylarında
Öyle derin acılar yaşandı ki
YAŞAMAYAN TAM OLARAK BİLEMEZ Kİ
"Ben yaralı yüreği anlıyorum" der ama öylesine.
Sadece anladığını sanır(emin ol tbben böyle)
Yemeği layıkıyla yemeyen tadını bilemez ki...
Çikolata fabrikasında dört yıl çalışan
Hiç çikolata yemediyse tadını nerden bilecek ki
İsrese ömür boyu çalışsın fabrikada
Her günde açıp çikolatanın tadını kitaptan okusun
BİLİYORUM DER AMA SADECE SANIR BİLDİĞİNİ
Seven arkadaşl peki yaralı yürek nasıl dayandı
İnanılmaz derin acılara adın gibi emin ol ki
Onu yaşatan aşklarına olan delicesine tutkuydu.
Onu yaşatan Filozof felsefesiydi.
Derin yaralarına 1999'dan beri her gece merhem çalanlarsa
1992-1993 senesinde süper şarkılarıyla
Kızlarla dansa kalktığı bülbül sesli sanatçılardı.( Ne mutlu onlara)
Mahsuna,Emraha,Doğuşa,Tarkana,Bal sesliye,Sandala,Çaçana,Yıldızdoğana
Bir klibinde dünyaya Çarpana;5 şarkısına hasta olduğum Faruk k'ya
Ruhum çok bunalınca onu çatıya çıkartana
Eşsiz kaleci eldivenlerime ilham kaynağı olan İsmail Yk'ya
Ultra kaleci kostümüne iham kaynağı olan Can Kan'a
"Çakmak Çakmak"adlı şarkısına bayıldığım Sibel Can'a,Yıldız gibi Yıldıza
Adaşıma ve onun kardeşine KISACA TÜM SEVEN SANATÇILARA sonsuz saygılarımla...
-------------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(YEDİ)
Kanının fokur fokur kaynadığı
En güzel çağlarında
Saçını,"Bıçağın iki yüzü" ve çok özgürlük kokan
Bir filmdekinden etkilenip
Amerikanvari kestirdi;saçının arka kısmını da
Yedi,sekiz günlüğüne kavun içi oydu diye...
Eskinin gözlüğünün çektiği zektirleri
Dört duvarın temsilcisinin
Onur kırıcı laflarını,aşağılayıcı sözlerini
Unutmadı yüreği
Adı mazide kalmış bir yerdeki evde
Aş yapılan bir yerde bir pazar sabahı saat 9,10 civarında
Saç modeli,kalabalık aileye ve çevreye ters diye
Yuvarlak tahta yemek masasının kafasına geçirilmek istenmesini
(Bereket asistan ve güç bela tuttu biri)
Saçlarının,kıvırcık kısmından hışımla çekilerek
Gözlerinin boşanmasını unutmadı yüreği
Ardından gelen pz....şr...laflarını unutmadı yüreği
1999-2004 arası
Eve akşam 9,10 da geldiğinde
Çay tarafına bakan kapıda
Mike Tyson tarifesi uygulanmasını
Unutmadı yüreği
Celal beyin karşısındaki dört katın betonuna
Karton serip yatışını unutmadı yüreği
Seven arkadaş!bilirmisin sen
Şuan gözler çok fena yaşardı
Ama feda olsun bu gözyaşları
Tüm temiz yürekli sokak çocuklarına
Feda olsun alttan gelen tertemiz nesillere
Zaten 1999'dan beri azimle verilen mücadelenin en büyük sebebi
Onlar değil mi;o yıllarda az mı yeminler edildi
Seven arkadaş!adın gibi emin ol ki bu da diğerleri gibi
gerçeğin ta kendisi
Cahillik ve yiyici takımı
" Yalandan kim ölmüş misali"
"Bunlar yalandır kardeşim,bunlara en kral adamlar
En gelişkin robotlar bile dayanamaz benzerinden
Yanaşma salako akıllıca laflar etse de
Hiç şüphen olmasın bunlar ve daha niceleri yaşandı
( Keşke! en güzel çağlarda hiç yaşanmasaydı)
Seven arkadaş! adı ister en kral uzman
İsterse de en kral bilim adamı olsun
"Hayır kardeşim,bunlar dede korkut hikayesi
Bunlar cin ali masalı "diyip gerisini kültürsüzce getiriyorsa
Sanki çok bilmiş gibi saatlerce konuşuyorsa
Mutlaka şüphe et onun adında yazandan
Ve tabelasında yıllarca süs diye bulundurduğundan
Arkadaş! bir ara ormana git yak ateşi
Seyret sınırsız saat ama hiç dokunmazsan parmağını
Asla!bilemezsin ateşin sıcaklığını ve tene olan etkisini
Ne kadar biliyorum desen de sadece bilirsin sandığını
15 yaşındaki zıpır bir çocuk
Fidanın ihtiyacının su olduğu gibi
Dört yıl boyunca hergün izlese
Genelde ikili,bazen üçlü bazen de dörtlü filmleri...
Gene de bilemez oradaki hazzı
İsterse değil dört yıl ömür boyu izlesin
Hergün de açıp o işin kitabını,dergisini okusun
Bir kere bile layıkıyla yapmadıysa uygulamasını
Nerden bilecek ki oradaki hazzı
Orada yaşanan duyguları
Biliyorum yıllarca hergün izledim
Ve binlerce kitabını okudum der
Ama sadece sanır bildiğini
Yani kısaca anlayacağın binlerce kitap okuyan
Ve senelerce yıl gözlemleyen değil
EN İYİ YAŞAYAN BİLİR
EN İYİ BEDELİNİ HAYATIYLA ÖDEYEN BİLİR
Umarım anlamışsındır layıkıyla
Anladıysan ne mutlu sana
Yok anlamadıysan da pek takma kafana
Çünkü su bardağının aldığı sığdırılamaz ki çay bardağına.
------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(DOKUZ)
Atom Bombası şiddetinde yılların başlangıcıyla
Bitiş tarihleri arasında
Adı mazide kalmış bir yerde
Tren hattına yakın evin demir kapısının önünde
"Unutmadı yüreği sekiz" adlı eserde de geçen
Hamidonun,o zamanlar kıvırcık saçlı kızıyla
10,15 dakika konuştu ona aşk şiiri patlattı diye
Eve gidince edilen küfürleri
Onur kırıcı,aşağılayıcı lafları unutmadı yüreği...
Ya durun bir dakika
Ne oldu ki mahallemin kızı değil mi
Yıllarca basmışız aynı toprağa ayağı
Hem sadece sordum nezaketen hal hatırı.
Patlattım iki,üç aşk şiiri.
Sonrasındaysa güzel esprileri
Demesine rağmen hışımla üstüne yürünmesini.
Yok sen onla gidecektin karşıdaki tepeye denmesini.
Ve o yüzden haftalarca ambargo uygulanmasını
Beş kuruş bile gösterilmemesini unutmadı yüreği.
Unutmadı yüreği
Hamidonun evine uydu çanağının ayarını
Ve kanal sıralamasını yaymaya gitti diye
Eve akşam 10,11 de dönüşte
O dinsiz,imansızın evinde ne işin vardı
Onun yemeği bile yenmez denişini
Ardından gelen cahillik ve yobazlık kokan sözleri
En çokta pz...şr....laflarını
Senden adam olmaz hav hav denişini
unutmadı yüreği unutmadı,unutamadı,unutamadı be arkadaş!
--------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(10)
1999 senesinde uyku çeşitli sebeplerle
Yedi,sekiz gündür kaf dağına demirleyince
Bir dakikalığına bile gelmeyince
Ruhunun yaşadığı çok ama çok derin acIları
Unutmadı yüreği
Çok derin acılardan feryat figan edişini
Yedi,sekiz gece
Bir dakika bile yatamayışının çok büyük etkisiyle
Aş yapılan yerde; bedeninin yerde sürünmesini
Yardım,yardım diye feryat figan edişini
Karşılığında cahilce oklavanın çekimesini
Unutmadı yüreği
Çok ama çok derin acıların ruhunu kemirmesini
En güzel çağlarda ruhunu paramparça edişini..
Karakterini gökkuşağına çevirmesini
Unutmadı yüreği...
Adı mazide kalmış bir yerdeki evde
Bir akşam vakti
Gel buraya kömür kovasını doldur sobaya denildiğinde...
Yapmayın,etmeyin
Yedi,sekiz gündür bir dakika bile yatamadım
Doğal olarak zor duruyorum ayakta
Zor görüyorum gözümün önünü
Yörüngemi şaşırdım
Kibrit bile verseniz çakamam
Kazayla evi bile yakarım
Benzerinden tıbbende doğru laflar etmesine rağmen
Utanmasızca zektir çekilmesini
Onu kırıcı,aşağılayıcı laflar edilmesini..
Unutmadı yüreği
Yukarıdaki oturanın 6 yaşındaki çocuğu bile
Döker sobaya kömürleri
Hav hav denmesini ve zorla,yobazca döktürülüp
Kömürleri halıya yaymasını
Arkasından gelen çok aşağılayıcı lafları
Onur kırıcı zektirleri;yobazlık kokan sözleri
Unutmadı yüreği
Sonrasındaysa çay tarafındaki
Tavuk kümesi kadar odasına gidip
Hüngür hüngür ağlamasını
Ve saygımdan diyip duvarlara yumruk atışını
Unutmadı yüreği
Bir yandan ağlarken diğer yandan
Ettiği onlarca yemini unutmadı yüreği...
Seven arkadaş! adın gibi emin ol ki
Bu da öncekiler gibi gerçeğin ta kendisi.
Biliyoruz ki cahillik,avanesi ve yiyici takımı
Bir de 2005 maşaları
"Uygular yine yalandan kim ölmüş" tarifesini..
Nede olsa utanma yok ki hiçbirinde
Hiçbiride inanmaz tutkunun ve azmin gücüne
Arkadaş! adın gibi emin ol ki
Bunlar ve daha niceleri yaşandı..
Bu da öncekiler gibi gerçeğin ta kendisi...
Keşke! en güzel çağlarda hiç yaşanmasaydı...
Keşke! ta ergenlik yolunun başlarında ruh paramparça edilmeseydi
Hiç konmasıydı %99.9 KIYAMETLİK PSİKOLOJİK ETKİ...
Arkadaş! kim olursa olsun adı ister en kral uzman
İstersede en kral bilim adamı " hayır kardeşim böyle şey olmaz
Bunlara en kral adamlar dayanamaz kaldı ki
Bir körpe yürek, en güzel çağlarında nasıl dayanmış
Yalandır,dede korku hikayesidir,cin ali masalıdır...
Benzerinden laflar ediyorsa ve sanki çok bilmiş gibi
Kesinlikle gerçeklere sırt çeviriyorsa
Mutlaka şüphe et onun adında yazandan
Ve sadece orda kalandan
Arkadaş! adın gibi emin ol ki
Her şey olabilir bu alemde
Belki de tamam ama körpe bir yürek en güzel çağlarında...
Nasıl dayanmış bu kadar derin acılara diyorsun
Seven arkadaş! adın gibi emin ol ki
Yaralı yüreği yaşatan
Aşklarına olan delicesine tutkuydu
Onu yaşatan Filozof Felsefesiydi
O felsefe:
" Her şeye yenilsen bile yenilgiye yenilme
Her şeyini kaybetsen bile umudunu kaybetme
Ve her koşulda olumlu düşün olumlu yaşa"
Eğer bu felsefeyi kazıdıysan zihnine
İyice öğrettiysen kalbine
Değil bir Atom Bombası,,yüz Atom bombası
Şiddetinde yıllar yaşasan da
Gene de yılmazsın yıkılmazsın be arkadaş!
Umarım yine anlamışsındır layıkıyla
Yok anlamadıysan da pek takma kafana
Çünkü su bardağının aldığı sığdırılamaz ki çay bardağına...
En güzel çağlarda bol suyu görünce
Orijinalliğini kaybeden bir şeyin çokça bulunduğu bir yerde
Bir pazar günü sabah vakitlerinde
Terazinin dibinde bir şeyi ayırmadı
Çeşidini doğru bilemedi diye...
Kafasına çekiçle çeyrek şiddetle vuruluşunu
Unutmadı yüreği
Ardından gelen yürek yaralayıcı
Onur kırıcı aşağılayıcı lafları
En çokta beyinsizi unutmadı yüreği
Aş yapılan yerin
Hemen karşısında köşelinin kesildiği yerin
Tren hattına yakın berisinde
Parçalı ruhu baskılardan,Şerlerden iyice bunalıp
Geceleri yatamamasının da etkisiyle (Bunun Tıbben üç sebebi vardı)
Bedeninin yerde sürünmesini
Kafası toza,toprağa bulanırken;ruhu çok derin acılar yaşarken
Sanki alay edercesine
İçten içeyse bayram edercesine
Yapma numara,kalk ayağa
Pz...Şr...denişini unutmadı yüreği
Unutmadı yüreği
1999 yılında başlayan
Geceleri derin psikolojik etkinin koynunda uyuyarak
Tutkunluğu için gittiği
Dershane yıllarında parçalı ruhu
Baskılardan,ortamsızlıktan ver şerlerinde etkisinden
İyice bunalınca 3,4 gün boyunca
Uyku kaf dağından 1 dakikalığına bile gelmeyince
2001 senesinde çok değerli insan
Felsefe hocasının karşısında yıkılışını
Dilinin kilitlenip dakikalarca
Konuşamamasını gözyaşlarıyla el işaretleri yapmasını
unutmadı yüreği
Yaralı yürek nice derin acıları
Unutmadı,unutamadı,unutamadı be arkadaş!
UZAKTAN,YAKINDAN ELİYLE,SÖZÜYLE bu derin acılara
Sebep olan cahiller ve yiyici takımı
"Yalandan kim ölmüş misali"
Yalandır kardeşim bu derin acılara
En kral adam en gelişkin bir robot bile dayanamaz
Benzerinden yanaşma salako akıllıca laflar etse de
Adın gibi emin ol ki
Okudukların ÖNCEKİLER GİBİ GERÇEĞİN TA KENDİSİ.
Acı da olsa seven kalbe hüzün verse de
Ne yapayım be arkadaş! gerçekler böyle.
Kimbilir belki de diyorsun tamam ama
Körpe bir yürek en güzel çağlarında
Nasıl dayanmış bu kadar acılara
Bunlar yaşandıysa şimdiye yüz kere binmeliydi sonsuz postaya.
Ya da "EL NE DER BİZE"anlayışı ışığında
Utanmasızca hayat çalan hırsızları yüz kere koyardı oraya.
Ah be arkadaş! bir bilsen; BİR LAYIKIYLA ANLAYABİLSEN
İnan ki düşünmekten bile oynatırsın aklını
1999-2004 arası ve 2005'in son aylarında
Öyle derin acılar yaşandı ki
YAŞAMAYAN TAM OLARAK BİLEMEZ Kİ
"Ben yaralı yüreği anlıyorum" der ama öylesine.
Sadece anladığını sanır(emin ol tbben böyle)
Yemeği layıkıyla yemeyen tadını bilemez ki...
Çikolata fabrikasında dört yıl çalışan
Hiç çikolata yemediyse tadını nerden bilecek ki
İsrese ömür boyu çalışsın fabrikada
Her günde açıp çikolatanın tadını kitaptan okusun
BİLİYORUM DER AMA SADECE SANIR BİLDİĞİNİ
Seven arkadaşl peki yaralı yürek nasıl dayandı
İnanılmaz derin acılara adın gibi emin ol ki
Onu yaşatan aşklarına olan delicesine tutkuydu.
Onu yaşatan Filozof felsefesiydi.
Derin yaralarına 1999'dan beri her gece merhem çalanlarsa
1992-1993 senesinde süper şarkılarıyla
Kızlarla dansa kalktığı bülbül sesli sanatçılardı.( Ne mutlu onlara)
Mahsuna,Emraha,Doğuşa,Tarkana,Bal sesliye,Sandala,Çaçana,Yıldızdoğana
Bir klibinde dünyaya Çarpana;5 şarkısına hasta olduğum Faruk k'ya
Ruhum çok bunalınca onu çatıya çıkartana
Eşsiz kaleci eldivenlerime ilham kaynağı olan İsmail Yk'ya
Ultra kaleci kostümüne iham kaynağı olan Can Kan'a
"Çakmak Çakmak"adlı şarkısına bayıldığım Sibel Can'a,Yıldız gibi Yıldıza
Adaşıma ve onun kardeşine KISACA TÜM SEVEN SANATÇILARA sonsuz saygılarımla...
-------------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(YEDİ)
Kanının fokur fokur kaynadığı
En güzel çağlarında
Saçını,"Bıçağın iki yüzü" ve çok özgürlük kokan
Bir filmdekinden etkilenip
Amerikanvari kestirdi;saçının arka kısmını da
Yedi,sekiz günlüğüne kavun içi oydu diye...
Eskinin gözlüğünün çektiği zektirleri
Dört duvarın temsilcisinin
Onur kırıcı laflarını,aşağılayıcı sözlerini
Unutmadı yüreği
Adı mazide kalmış bir yerdeki evde
Aş yapılan bir yerde bir pazar sabahı saat 9,10 civarında
Saç modeli,kalabalık aileye ve çevreye ters diye
Yuvarlak tahta yemek masasının kafasına geçirilmek istenmesini
(Bereket asistan ve güç bela tuttu biri)
Saçlarının,kıvırcık kısmından hışımla çekilerek
Gözlerinin boşanmasını unutmadı yüreği
Ardından gelen pz....şr...laflarını unutmadı yüreği
1999-2004 arası
Eve akşam 9,10 da geldiğinde
Çay tarafına bakan kapıda
Mike Tyson tarifesi uygulanmasını
Unutmadı yüreği
Celal beyin karşısındaki dört katın betonuna
Karton serip yatışını unutmadı yüreği
Seven arkadaş!bilirmisin sen
Şuan gözler çok fena yaşardı
Ama feda olsun bu gözyaşları
Tüm temiz yürekli sokak çocuklarına
Feda olsun alttan gelen tertemiz nesillere
Zaten 1999'dan beri azimle verilen mücadelenin en büyük sebebi
Onlar değil mi;o yıllarda az mı yeminler edildi
Seven arkadaş!adın gibi emin ol ki bu da diğerleri gibi
gerçeğin ta kendisi
Cahillik ve yiyici takımı
" Yalandan kim ölmüş misali"
"Bunlar yalandır kardeşim,bunlara en kral adamlar
En gelişkin robotlar bile dayanamaz benzerinden
Yanaşma salako akıllıca laflar etse de
Hiç şüphen olmasın bunlar ve daha niceleri yaşandı
( Keşke! en güzel çağlarda hiç yaşanmasaydı)
Seven arkadaş! adı ister en kral uzman
İsterse de en kral bilim adamı olsun
"Hayır kardeşim,bunlar dede korkut hikayesi
Bunlar cin ali masalı "diyip gerisini kültürsüzce getiriyorsa
Sanki çok bilmiş gibi saatlerce konuşuyorsa
Mutlaka şüphe et onun adında yazandan
Ve tabelasında yıllarca süs diye bulundurduğundan
Arkadaş! bir ara ormana git yak ateşi
Seyret sınırsız saat ama hiç dokunmazsan parmağını
Asla!bilemezsin ateşin sıcaklığını ve tene olan etkisini
Ne kadar biliyorum desen de sadece bilirsin sandığını
15 yaşındaki zıpır bir çocuk
Fidanın ihtiyacının su olduğu gibi
Dört yıl boyunca hergün izlese
Genelde ikili,bazen üçlü bazen de dörtlü filmleri...
Gene de bilemez oradaki hazzı
İsterse değil dört yıl ömür boyu izlesin
Hergün de açıp o işin kitabını,dergisini okusun
Bir kere bile layıkıyla yapmadıysa uygulamasını
Nerden bilecek ki oradaki hazzı
Orada yaşanan duyguları
Biliyorum yıllarca hergün izledim
Ve binlerce kitabını okudum der
Ama sadece sanır bildiğini
Yani kısaca anlayacağın binlerce kitap okuyan
Ve senelerce yıl gözlemleyen değil
EN İYİ YAŞAYAN BİLİR
EN İYİ BEDELİNİ HAYATIYLA ÖDEYEN BİLİR
Umarım anlamışsındır layıkıyla
Anladıysan ne mutlu sana
Yok anlamadıysan da pek takma kafana
Çünkü su bardağının aldığı sığdırılamaz ki çay bardağına.
------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(DOKUZ)
Atom Bombası şiddetinde yılların başlangıcıyla
Bitiş tarihleri arasında
Adı mazide kalmış bir yerde
Tren hattına yakın evin demir kapısının önünde
"Unutmadı yüreği sekiz" adlı eserde de geçen
Hamidonun,o zamanlar kıvırcık saçlı kızıyla
10,15 dakika konuştu ona aşk şiiri patlattı diye
Eve gidince edilen küfürleri
Onur kırıcı,aşağılayıcı lafları unutmadı yüreği...
Ya durun bir dakika
Ne oldu ki mahallemin kızı değil mi
Yıllarca basmışız aynı toprağa ayağı
Hem sadece sordum nezaketen hal hatırı.
Patlattım iki,üç aşk şiiri.
Sonrasındaysa güzel esprileri
Demesine rağmen hışımla üstüne yürünmesini.
Yok sen onla gidecektin karşıdaki tepeye denmesini.
Ve o yüzden haftalarca ambargo uygulanmasını
Beş kuruş bile gösterilmemesini unutmadı yüreği.
Unutmadı yüreği
Hamidonun evine uydu çanağının ayarını
Ve kanal sıralamasını yaymaya gitti diye
Eve akşam 10,11 de dönüşte
O dinsiz,imansızın evinde ne işin vardı
Onun yemeği bile yenmez denişini
Ardından gelen cahillik ve yobazlık kokan sözleri
En çokta pz...şr....laflarını
Senden adam olmaz hav hav denişini
unutmadı yüreği unutmadı,unutamadı,unutamadı be arkadaş!
--------------------------------------------------------------------------------
Unutmadı Yüreği(10)
1999 senesinde uyku çeşitli sebeplerle
Yedi,sekiz gündür kaf dağına demirleyince
Bir dakikalığına bile gelmeyince
Ruhunun yaşadığı çok ama çok derin acIları
Unutmadı yüreği
Çok derin acılardan feryat figan edişini
Yedi,sekiz gece
Bir dakika bile yatamayışının çok büyük etkisiyle
Aş yapılan yerde; bedeninin yerde sürünmesini
Yardım,yardım diye feryat figan edişini
Karşılığında cahilce oklavanın çekimesini
Unutmadı yüreği
Çok ama çok derin acıların ruhunu kemirmesini
En güzel çağlarda ruhunu paramparça edişini..
Karakterini gökkuşağına çevirmesini
Unutmadı yüreği...
Adı mazide kalmış bir yerdeki evde
Bir akşam vakti
Gel buraya kömür kovasını doldur sobaya denildiğinde...
Yapmayın,etmeyin
Yedi,sekiz gündür bir dakika bile yatamadım
Doğal olarak zor duruyorum ayakta
Zor görüyorum gözümün önünü
Yörüngemi şaşırdım
Kibrit bile verseniz çakamam
Kazayla evi bile yakarım
Benzerinden tıbbende doğru laflar etmesine rağmen
Utanmasızca zektir çekilmesini
Onu kırıcı,aşağılayıcı laflar edilmesini..
Unutmadı yüreği
Yukarıdaki oturanın 6 yaşındaki çocuğu bile
Döker sobaya kömürleri
Hav hav denmesini ve zorla,yobazca döktürülüp
Kömürleri halıya yaymasını
Arkasından gelen çok aşağılayıcı lafları
Onur kırıcı zektirleri;yobazlık kokan sözleri
Unutmadı yüreği
Sonrasındaysa çay tarafındaki
Tavuk kümesi kadar odasına gidip
Hüngür hüngür ağlamasını
Ve saygımdan diyip duvarlara yumruk atışını
Unutmadı yüreği
Bir yandan ağlarken diğer yandan
Ettiği onlarca yemini unutmadı yüreği...
Seven arkadaş! adın gibi emin ol ki
Bu da öncekiler gibi gerçeğin ta kendisi.
Biliyoruz ki cahillik,avanesi ve yiyici takımı
Bir de 2005 maşaları
"Uygular yine yalandan kim ölmüş" tarifesini..
Nede olsa utanma yok ki hiçbirinde
Hiçbiride inanmaz tutkunun ve azmin gücüne
Arkadaş! adın gibi emin ol ki
Bunlar ve daha niceleri yaşandı..
Bu da öncekiler gibi gerçeğin ta kendisi...
Keşke! en güzel çağlarda hiç yaşanmasaydı...
Keşke! ta ergenlik yolunun başlarında ruh paramparça edilmeseydi
Hiç konmasıydı %99.9 KIYAMETLİK PSİKOLOJİK ETKİ...
Arkadaş! kim olursa olsun adı ister en kral uzman
İstersede en kral bilim adamı " hayır kardeşim böyle şey olmaz
Bunlara en kral adamlar dayanamaz kaldı ki
Bir körpe yürek, en güzel çağlarında nasıl dayanmış
Yalandır,dede korku hikayesidir,cin ali masalıdır...
Benzerinden laflar ediyorsa ve sanki çok bilmiş gibi
Kesinlikle gerçeklere sırt çeviriyorsa
Mutlaka şüphe et onun adında yazandan
Ve sadece orda kalandan
Arkadaş! adın gibi emin ol ki
Her şey olabilir bu alemde
Belki de tamam ama körpe bir yürek en güzel çağlarında...
Nasıl dayanmış bu kadar derin acılara diyorsun
Seven arkadaş! adın gibi emin ol ki
Yaralı yüreği yaşatan
Aşklarına olan delicesine tutkuydu
Onu yaşatan Filozof Felsefesiydi
O felsefe:
" Her şeye yenilsen bile yenilgiye yenilme
Her şeyini kaybetsen bile umudunu kaybetme
Ve her koşulda olumlu düşün olumlu yaşa"
Eğer bu felsefeyi kazıdıysan zihnine
İyice öğrettiysen kalbine
Değil bir Atom Bombası,,yüz Atom bombası
Şiddetinde yıllar yaşasan da
Gene de yılmazsın yıkılmazsın be arkadaş!
Umarım yine anlamışsındır layıkıyla
Yok anlamadıysan da pek takma kafana
Çünkü su bardağının aldığı sığdırılamaz ki çay bardağına...
